"CUMHURBAŞKANLIĞI HÜKÜMET SİSTEMİNDE TÜRKİYE'DE YASA YAPIM VE TORBA KANUN SÜREÇLERİ" SEMPOZYUMUNA BARO BAŞKAN YARDIMCIMIZ AV. CEM KILIÇ KATILDILAR.
Tarih: 28.11.2022| Okunma Sayısı: 256

"Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sisteminde Türkiye'de Yasa Yapım ve Torba Kanun Süreçleri" sempozyumu meslektaşlarımızın yoğun katılımıyla gerçekleştirildi.

 

Türkiye Barolar Birliği (TBB) Yasa İzleme Merkezi tarafından hazırlanan “Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sisteminde Türkiye’de Yasa Yapım ve Torba Kanun Süreçleri” başlıklı sempozyum, 25 Kasım 2022 tarihinde, meslektaşlarımızın yoğun katılımıyla gerçekleştirildi.

 

Açış konuşmalarını TBB Başkanı Av. R. Erinç Sağkan, Genel Sekreter ve Yasa İzleme Merkezi Koordinatörü Av. Veli Küçük ile Merkez Sözcüsü Doç. Dr. Unut Yeniocak’ın yaptığı sempozyuma CHP İstanbul Milletvekili Av. Mahmut Tanal, Yargıtay Üyesi Erdem Şimşek, Burdur Barosu Başkanı Av. Ramazan Gedik, Kırklareli Barosu Başkanı Av. Turgay Hınız ve Yönetim Kurulu üyeleri, Çanakkale Barosu Başkanı Av. Hande Keskin, Ardahan Barosu Başkanı Av. Murat Yolçu, Sakarya Barosu Başkanı Av. İlknur Ebiz Yıldız, Adıyaman Barosu Başkanı Av. Bilal Doğan, Samsun Barosu Başkanı Av. Pınar Gürsel Yıldıran, Zonguldak Barosu Başkanı Av. Türker Kapkaç, Sosyal İş Sendikası Genel Başkanvekili Celal Uyar, akademisyenler, avukatlar ve hukuk fakültesi öğrencileri katıldı.

Sempozyuma Baromuzu temsilen Baro Başkan Yardımcımız Av. Cem KILIÇ katıldılar.

“TORBA KANUN, KANUNİ ÖNGÖRÜLEBİLİRLİK İLKESİNİN YOK EDİLDİĞİ BİR YÖNTEM”

Birlik Başkanı Sağkan; konuşmasında, Türk yargı sisteminin en önemli sorunlarından birinin yargı bağımsızlığı, ikincisinin ise sempozyumun konusunu oluşturan ‘Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sisteminde Türkiye’de Yasa Yapım ve Torba Kanun Süreçleri’ olduğunu söyledi.

“Aslında torba kanun süreçleri, sadece Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sisteminde değil, Parlamenter Sistemde de yaşadığımız bir sorun” diyen Sağkan “Torba kanun, yasalaşma sürecinde hukuki öngörülebilirlik ilkesinin, aleniyet ilkesinin, kanunilik ilkesinin yok edildiği bir yöntem olarak karşımıza çıkıyor” şeklinde konuştu.

Sempozyum başlığının diğer kısmı olan “Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sisteminde Türkiye’de Yasa Yapımı” konusuna da değinen Sağkan, “2017 referandumunu takiben 2018 yılındaki Cumhurbaşkanlığı seçimiyle birlikte uygulanmaya başlanan bu sistemle birlikte yasamaya ait çok sayıda yetkinin yürütmeye devredildiği yahut yasamanın yerine yürütmenin ikame edildiği şeklinde yorumlayabileceğimiz bir dönem başlamış oldu” ifadelerini kullandı.

“Burada en fazla üzerinde durulması gereken konu, Anayasa’da açıkça kanunla düzenlenmesi gereken konularda Meclis’in yetkili olduğu belirtilmesine rağmen Cumhurbaşkanlığı kararı ve kararnameleriyle düzenleme yapılabiliyor olması” diyen Sağkan, bu sistemde yargının denge, denetleme ve fren mekanizması olarak ne ölçüde devreye girip giremediği konusunun sempozyumda ele alınacak olmasını kıymetli bulduğunu vurguladı.

“YÜRÜTME TEK KİŞİLİK BİR ORGANA DÖNÜŞTÜ”

TBB Genel Sekreteri ve Yasa İzleme Merkezi Koordinatörü Av. Veli Küçük, 16 Nisan 2017’de yapılan referandumla kabul edilen ve 24 Haziran 2018’de yapılan seçim sonucunda yeni Cumhurbaşkanı’nın göreve başlamasıyla bütün hükümleriyle birlikte yürürlüğe giren Anayasa Değişikliği Kanunu’nun siyaset ve hukuk dünyamız için önemli sonuçlar doğurduğunu kaydetti.

Cumhurbaşkanı’nın genel düzenleyici işlem yapabilme yetkisinin, yasama yürütme ve yargı arasındaki kuvvetler ayrılığı ilkesine dayalı dengeyi, yürütme lehine daha evvel görülmedik şekilde bozduğuna dikkat çeken Küçük, “Yürütme ise artık tek bir kişilik organa dönüşmüş durumdadır” dedi. Küçük, “Cumhurbaşkanlığı kararnameleriyle, yani aslında tek kişinin iradesiyle, ülke yönetimine ve kamu düzenine dair çok önemli hususlarda düzenlemeler yapılmaktadır. Bunlar arasında hukuk sistemimiz bakımından fahiş hata olarak ifade edilebilecek nitelikte düzenlemeler de yer almaktadır. Kişiye özel düzenlemeler bulunmaktadır” ifadelerini kullandı.

Toplantıda torba kanun olarak adlandırılan yasama uygulamasına ilişkin sakıncaların da ele alınacağını hatırlatan Küçük, “Bu uygulamalarla kanun içerisinde yer alan hususların gerçekten ihtiyaç olup olmadığı, fayda sağlayıp sağlamadığı kamuoyunda şeffaf yöntemlerle tartışılmadan, konunun muhatabı meslek örgütleri, sivil toplum kuruluşları ile paylaşılmadan, fikir ve önerileri alınmadan düzenlenmesi tepeden inme yönetim anlayışının demokratik olmayan uygulamalarıdır” şeklinde konuştu.

“BİR HAYALİMİZ VAR”

TBB Yasa İzleme Merkezi Sözcüsü Doç. Dr. Umut Yeniocak da yeni yönetimle birlikte yeniden yapılandırılan Yasa İzleme Merkezi olarak bir hayalleri olduğunu söyleyerek, “Türkiye’de ne zaman önemli bir mevzuat değişikliği olsa, ne zaman önemli bir içtihat gelişmesi olsa ‘acaba Türkiye Barolar Birliği Yasa İzleme Merkezi bu konuda ne diyor’ diye tüm kamuoyunun dikkate aldığı açıklamaları, bilgilendirmeleri yapan kurullardan biri olmayı hayal ediyoruz” dedi.

TBB Yasa İzleme Merkezi Üyesi Prof. Dr. Müslüm Akıncı başkanlığındaki ilk oturumda “İnsan Hakları, Anayasa Hukuku ve İdare Hukuku Perspektifi” ele alındı. Bu başlıkta, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi Emekli Hakimi Av. Dr. Rıza Türmen, Anayasa Mahkemesi Üyesi Prof. Dr. Engin Yıldırım, Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi öğretim üyeleri Prof. Dr. Ali Ulusoy ve Prof. Dr. Selin Esen Arnwine birer konuşma yaptı.

“Medya, İletişim, Demokratik Kitle Örgütleri ve Kamuoyu Araştırmaları Perspektifi” başlıklı ikinci oturumun başkanlığını, TBB Genel Sekreteri Av. Veli Küçük üstlendi. Bu oturumda da Gazeteci-Yazar Kadri Gürsel, Siyasal İletişim Danışmanı Dr. Gülfem Saydan Sanver, KESK Eş Genel Başkanı Mehmet Bozgeyik ile İletişim Bilimci Dr. Ali Haydar Fırat konuşmacı olarak yer aldı.

29.03.2024
AV. BAHADIR TEKEŞ
BARO BAŞKANI

BARO LEVHASI


© Web sitesi hizmeti Türkiye Barolar Birliği tarafından verilmektedir.